Değerli katılımcılar; aylar, hatta belki yıllarınızı verdiğiniz bu serüvenin en güzel kısmına gelmiş bulunuyorsunuz. Suan ne hissettiğinizı, ne düşündüğünüzü; ne kadar mutlu olduğunuzu, ne kadar gururlu olduğunuzu biliyorum. Çünkü 2 yıl önce ben de sizin oturduğunuz yerde oturuyordum. Ve aynı şeyleri hissediyordum. O sandalyede oturuyordum, yanımda güzel dostlarım, yardım sever ödül liderlerim ve değerli insanlar vardı. Hayatımda hiç unutamayacağım günlerden biriydi. O gün aklımdan birçok şey geçiyordu, ama "bitti" kelimesi hiç geçmedi aklımdan. Çünkü bunun bir son olmadığının farkındaydım.
Duke of Edinburgh sadece Bronz, Gümüş ve Altın ödülü almakla bitmiyordu, çünkü insanın kendini geliştirmesi bitmez. Yükselmenin bir limiti yoktur, yardım etmenin bir sınırı yoktur. Ve Duke of Edinburgh projesinin bu nedenle bir sonu yoktur.
Her birinizi tebrik ediyorum. Bu günlere gelmek için çok çabaladınız ve emeklerimizin karşılığını çoktan aldınız. Belki farkında değilsiniz ama bu program için yaptıklarınızın karşılığı sadece bir sertifika ve bir rozet değildir. Aynı zamanda size güzel dostlar kazandırır, belki yeni bir aile kazanırsınız. Abiler, ablalar, kardeşler...
Biz Duke of Edinburgh ailesi olarak var olmuş en güzel, en özel, en değerli aileyız. Çünkü kardeş olmak için kan bağına gerek yoktur.
Sizleri tekrar tebrik ediyorum, başarılarınızın devamını diliyorum.